Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Tahsis ettiğimiz kaynakların karşılığını alıyoruz”

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Son 19 yıldır savunma sanayimizi her alanda yüksek teknolojiye, araştırma ve geliştirmeye dayalı yerli üretimle ayağa kaldırmak için ağır gayret harcadık. Hamdolsun verdiğimiz emeklerin, tahsis ettiğimiz kaynakların karşılığını birer birer aldık ve alıyoruz” dedi.

MKEK Barutsan Roket ve Patlayıcı Fabrikası’nda Enerjitik Materyaller Üretim Tesisi Açılış Aktifliği Ve Eser Lansmanı’na katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, helikopter ile geldiği tesiste birinci evvel fabrikayı gezdi. Erdoğan, tanıtımı yapılan araçlar hakkında Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar ve yetkililerden bilgi aldı. Erdoğan, Mehmetçiğin bir yerden öteki bir yere korunaklı bir formda taşınmasını sağlayan, elektrikli ve 5 kilometreye kadar uzaktan kumanda edilebilen araç hakkında bilgi aldı ve aracı uzaktan kumanda ile kullandı.

“Verdiğimiz emeklerin, tahsis ettiğimiz kaynakların karşılığını birer birer aldık ve alıyoruz”

Eskilerin “hazır ol cenge şayet istersen sulh-ü sala” kelamını hatırlatan ve günümüzde barışı müdafaanın yolunun her türlü taarruza hazır olmaktan geçtiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçmişte İstanbul’un fethi sırasında üretmiş olduğumuz toplar ve tıpkı asırda yapılan tüfekler başta olmak üzere bu alanda dünyanın önünde olduğumuz periyotları elbette yaşadık. Fakat, daha sonra savunma endüstrimiz gerilemiş, büyük ölçüde dışa bağımlı hale gelmiştir. Sultan 2. Abdülhamit devrinde yerli silah sanayi için başlatılan atılımlar, kurulan fabrikalar, geliştirilen sistemler, cumhuriyetin birinci yallarının akabinde yerini yine atalete bırakmıştır. Kıbrıs çıkarmasında yaşadığımız acı deneyimler bize bu bahisteki eksikliğimizin vahametini tüm çıplaklığı ile göstermiştir. İstiklalin yolunun asker sayısı kadar, hatta ondan daha çok silahı, teknolojisi ve eğitimi ile güçlü bir ordudan geçtiği bugün çok daha uygun anlaşılmaktadır. Son 19 yıldır savunma sanayimizi her alanda yüksek teknolojiye, araştırma ve geliştirmeye dayalı yerli üretimle ayağa kaldırmak için ağır efor harcadık. Hamdolsun verdiğimiz emeklerin, tahsis ettiğimiz kaynakların karşılığını birer birer aldık ve alıyoruz” diye konuştu.

Savunma sanayi içinde MKE’nin başka bir yeri olduğunu belirten Erdoğan, kurum bünyesinde yapılan çalışmaları hatırlattı.

Açılışı yapılan tesis ile Türkiye’nin, dünyada sayılı ülkelerin sahip olduğu RDX, HMX ve CMX üzere patlayıcıları üretme imkanına kavuştuğunun altını çizen Erdoğan, “Ülkemiz, uçak bombalarında yeni jenerasyon mühimmatların dolumunda, füze yakıtı ve harp başlıklarında ana patlayıcı materyali olarak kullanılan bu eseri daima yurt dışından ithal ediyordu. Son periyotta yaşadığımız hadiseler ve maruz kaldığımız kapalı açık ambargolar bu kritik eserin ülkemizde üretilmesini gerektirmiştir. MKE Kurumumuz, verdiğimiz talimatla çabucak kolları sıvadı, 1 yıl üzere kısa bir müddette büsbütün yerli imkanlar ve ulusal teknoloji ile kamu özel işbirliği tekniği ile bu tesis kuruldu. Artık uçak bombalarımızın mühimmatlarımızın füzelerimizin ve harp başlıklarımızın patlayıcıları konusunda kimseye bağımlı olmayacağız. Açılışını yaptığımız tesis sayesinde, ülke olarak yeni kuşak patlayıcı üretim kabiliyetinde harika lige çıktık. Bugün Fırtına ve Panter üzere obüslerimizin sevk sistemi olan modüler barut üretim çizgilerimizin da açılışını yapıyoruz. Bu tesiste, yurt dışından temin edilen modüler barut sistemi artık büsbütün yerli imkanlarla üretilecek. Teknoloji paylaşımı için milyonlarca bedel istenilen bir sistem mühendislerimiz tarafından yüzde 100 yerli teknolojiyle çok kısa müddette üretildi” formunda konuştu.

“Gazi Kovan’dan çok şükür bugün termobarik mühimmat üretebilir hale geldik”

Dünyada askeri araç teknolojileri süratle değiştiğini, yeni jenerasyon otonom ve elektrikli hibrit askeri araçların harp meydanlarında yer almaya başladığını söz eden Erdoğan, “Türkiye’nin askeri araçlarda, bilhassa de motor konusundaki dışa bağımlılığını bitirecek yeni teknolojilerin birinci örneğini bugün görme imkanına kavuştuk. Bizim mühendislerimiz M-133 askeri zırhlı işçi taşıyıcı araçları elektrikli motor ile çalışan hibrit hale getirdiler. Uzaktan kumanda ile insansız çalışabilen ve 27 tane çok şiddetli askeri testi muvaffakiyet ile geçen, kısa E-ZMA denen bu elektrikli zırhlı muharebe aracımız artık TSK’nın buyruğundadır. Yol yapma menzili 700 saati, savaşma müddeti 10 saati bulan, motor konusunda dışa bağımlılığı bitiren E-ZMA projesinde vazife alan tüm arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Bugün burada şahit olduğumuz bir öteki yenilik de Fatih Sultan Mehmed Han’ın şahsen tasarladığı, çağ açıp çağ kapatan Şahi toplarının devamı niteliğindeki Yavuz ve Fırtına silah sistemleridir. Fatih’ten aldıkları ilhamla dünyada birinci sefer seri atış yapabilen, Sahra topunu 1868 yılında icat eden Ahmet Süreyya Emin’in yolundan giden mühendislerimiz, kendi sınıfının en güzeli olan Boran obüsünü yaptılar. Boran obüsü, 105 milimetre çapı ve helikopterle havadan taşımaya uygun bin 75 kilogram yükü, bir dakikada atışa hazır hale getirilebilmesi, dakikada 6 atış yapabilmesi özellikleriyle bilhassa komando birliklerimize büyük katkı sağlayacaktır. Bugün burada ayrıyeten, yeni geliştirilen platform makinalı tüfeğini inceleme fırsatı bulduk. Bu yeni makinalı tüfeğimize PMT-76 57-A ismi verilmiştir. Makinalı tüfeğin ismindeki 57-A ibaresinin özel bir manası vardır. Bu tabir tüfeğimizin isminde, Çanakkale Savaşı’nda mensuplarının neredeyse tamamı mitralyöz ateşi ile şehit düşen 57. Alay’ın anısını yatmak üzere yer almaktadır. Çanakkale Savaşı’nın 106. yıl dönümünde bir kere daha Çanakkale şehitlerimizi ve bütün şehitlerimizi rahmetle, şükranla, hürmetle yad ediyoruz. 2017 yılında şehit olan üsteğmenimiz Ozan Olgu Köreke tarafından tasarlanan Bozok el bombası. MKE, bu projeyi aldı, geliştirdi ve üretmeye başladı. Hayata geçirilen bu projeler imalat-ı harbiye ruhunun günümüzdeki yansımalarıdır. Kurtuluş Savaşı yıllarında tekraren doldurulup tekrar cepheye gönderilen Gazi Kovan’dan çok şükür bugün termobarik mühimmat üretebilir hale geldik” açıklamasında bulundu.

Yapılacak daha çok işin olduğunu belirten ve 2 yıl evvel başlanan deniz topunun, bu yıl başında başlanan yakın hava savunma sisteminin, T-155 Fırtına Obüslerinin, hibrit güç ve tahkik sistemlerinin yazılım ve donanımlarının bir an evvel tamamlanmasını beklediğini kaydeden Erdoğan, şu sözleri kullandı:

“Bunun için savunma endüstrimizin yeni bir anlayışla kendini bir üst lige çıkarması koşuldur. Bilhassa bölümün lokomotiflerinden biri durumundaki MKE Kurumumuzun hızla tekrar yapılanması gerekiyor. MKE Kurumumuzun özel bölüm ile yakın işbirliği halinde ordumuzun tüm gereksinimlerini karşılayarak dışa bağımlılığı bitirecek, bizimle birlikte dostlarımızı da destekleyecek bir yapıya bir an evvel kavuşmasını istiyoruz. Tamamlanan projelere ülke içinden ve ülke dışından gelen ağır talep atılan her adımın, geliştirilen her teknolojinin, üretilen her eserin karşılığı olduğunu gösteriyor, hedeflediğimiz aktifliğe, sürate ve kaliteye ulaşabilmesi için bu kurumumuz silah, mühimmat, roket patlayıcı, kimyasal makine, gereç başlığı altında toplanan tüm kümelerde özel dal esnekliği ile çalışmalıdır. Birebir alanda çalışan özel kesim firmalarının önünü kesen değil, onları destekleyen ve teşvik eden bu yeni yapının bir an evvel kurulmasını sağlayacağız.”