(Özel) Şehir hayatından sıkılıp dağa kaçtılar…

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Bursa’da kent hayatından bıkan Tekin çifti her şeyi geride bırakıp karla kaplı Uludağ’a yerleşti. Tabiat sporları ile ilgili outdoor materyal satışı yaptıkları iş yerlerini tasfiye ederek yeni maceraya yelken açan çift, tek göz tahta baraka ile başladıkları hayat alanlarını kısa müddette kampçıların uğrak yeri haline gelen kamping alanına çevirmeyi başardı.

15 yıl evvel tanışıp 5 yıl öncede evlenen Uğur ve Sema Tekin çifti evliliklerinin 4. yılında kent ömründen sıkılıp tabiata kaçmayı tercih etti. Yaşadıkları kent merkezindeki konutlarını satıp iş yerlerini de tasfiye eden çift Kestel ilçesinin Uludağ eteklerindeki Dağdibi köyüne 3 kilometre uzaklıkta orman içerisinde bir arazi satın aldı. Evvelce haftada yalnızca bir defa satın aldıkları yere gelerek çadır kuran çift, daha sonra bir baraka yaparak başladıkları tabiat hayatına 5 farklı meskenden oluşan kamping ile devam etti. İhlas Haber Ajansı grubunu konutlarında konuk eden çift, tabiatta geçirdikleri bir günü uygulamalı olarak anlattı.

3 yıl evvel eşi Uğur Tekin ile İsviçre ve Fransa’da yaptıkları 1 aylık tabiat yürüyüşü sonrasında tabiatta hayat fikrinin kendilerinde pekiştiğini belirten Sema Tekin, “Uğur’la yıllardır tabiat sporları yapıyoruz. Her ikimiz de doğayı çok seviyoruz. Üç yıl evvel İsviçre ve Fransa’da yaptığımız yaklaşık bir aylık tabiat yürüyüşünde tabiatta yaşama fikri her ikimizde de pekişti. Orada kaldığımız kampinglerde tabiatta da yaşanabileceğini gördük. Son periyotlarda işlerimiz de uygun gitmemeye başladı. Bu çalışmalar için çok fazla bütçemiz de yoktu. Her şeyi kendimiz yaparak burada bir hayat alanı oluşturduk. Hayatımızı sürdürebilmek için beş dönümlük toprağımızı tabiatta kamp yapmak isteyenlerin hizmetine açtık. Hafta sonları ekseriyetle evli ve çocuklu çiftler müşterimiz oluyor. Biz burada yalnızca kamping konaklama hizmeti veriyoruz. İsteyen çadır kurabiliyor. İsteyen barakada kalabiliyor. Her anımız dolu, boş vaktimiz neredeyse yok. Canımızın sıkılmasına fırsat yok. Yağışlı günlerde de bol bol kitap okuyoruz. Uğur İngilizce öğreniyor. Bende açık öğretimde çocuk gelişim üçüncü sınıfta okuyorum” dedi.

Yaşadıkları yerin rakımının bin 500 metre olduğunu tabir eden Mehmet Uğur Tekin, “Bu düzeylerde zerzevat yetiştirmek güç. Geçen yıl ektiğimiz hiç bir zerzevattan eser alamadık. Köy hayatına alıştık. Tavuklarımız, köpeklerimiz, kedimiz var. Burada köylülerle aramız uygun. Gereksinimimiz olduğunda yardımımıza koşuyorlar. Biz onlara, onlar bize alıştı. Kış günlerinde berbat havalarda bir muhtaçlığımız olup olmadığını arayıp soruyorlar. Onların bu insancıl davranışlarından keyifli oluyoruz” dedi.

Hayal etmekle gerçeklerin farklı olduğunu lisana getiren Mehmet Uğur, bütün zorluklarına karşın ormanda yaşamaya devam edeceklerini kelamlarına ekledi.