Milli Eğitim Bakanı Selçuk uzaktan eğitimde rol oynayan anne ve babalar ile görüştü

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Ulusal Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 3 Mayıs’taki imtihanların ertelenip ertelenmeyeceği konusunda, “Tamamen tabloya ve bilime bakıp bu türlü bir kararı olağan ki gözden geçiririz” dedi.

Ulusal Eğitim Bakanı Selçuk, görüntü konferans sistemiyle düzenlenen “Anne Babalarımızla Buluşuyoruz” toplantısında uzaktan eğitim gören öğrencilerin ve velilerinin sorularını, tekliflerini ve şikayetlerini dinledi. 81 vilayetten öğrenci, veli ve öğretmenlerin katıldığı toplantıya Bakan Selçuk’un yanı sıra Çocuk Gelişimci Prof. Dr. Belma Tuğrul ve Bilim Konseyi Üyesi olan Çocuk Doktoru Prof. Dr. Ateş Kara da katıldı.

Burdur’dan 7. sınıfta okuyan bir oğlu olduğunu tabir eden Ender Deyirmenci’nin “3 Mayıs’taki imtihanlar ertelenecek mi?” sorusunu cevaplayan Bakan Selçuk, “Eğer hocalarımız tabloyu ortaya koyduklarında ‘Bunların natürel ki ertelenmesi gerekir, bir biçimde tekrar tanzime muhtaçlık var’ dediklerinde hiç tereddüt etmeyiz, derhal yaparız. Bizim hiçbir formda ısrarımız ya da beklentimiz olamaz. Buna hakkımız yok. Zira çocuklarımız ve velilerimiz değerli. Büsbütün tabloya ve bilime bakıp bu türlü bir kararı alışılmış ki gözden geçiririz” formunda konuştu.

“OECD ülkeleri ortasında okulları en çok kapalı tutan 4. ülke konumuzdayız”

Okulların daima açılıp kapanmasının kamuoyunda oluşturduğu olumsuz tesir üzerine konuşan Bakan Selçuk şunları kaydetti:

“Her vakit şunu söyledik. Bizim önceliğimiz sıhhat. Tek bir çocuğumuz için bile riski göze almayı istemiyoruz. Bilim Konseyimizin, ilgili uzmanlarımızın, bilim insanlarımızın bakış açılarını öncelikli olarak ele alıyoruz. O yüzden de bize de daima diyorlar ki neden açıp açıp kapatıyorsunuz? Emin olun dünyada OECD ülkeleri ortasında okulları en çok kapalı tutan 4. ülke konumuzdayız. Bu türlü baktığımızda şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Biz riskin çok düşük düzeyde de olsa dikkate alınması gerektiğini ve okulların kapatılması gerektiğini eğitim bilimciler olarak kendi içimizde değerlendirip bu türlü yapıyoruz. O yüzden bu açıp kapatmalar oluyor. Niçin açıyoruz? Şayet çocuklarımız meskende bir müddet oynadıktan ve eğlendikten sonra arkadaşlarıyla buluşamazsa, sosyalleşemezse, dışarı çıkıp fizikî hareket etmezse o vakit öteki sorunlarımız olacak ve sorunlarımız geleceğe taşınacak. O yüzden okulların az da olsa, kısmi de olsa açılması gerekiyor. Bütün dünyadaki aşikâr başlı kaynaklar bunu gösteriyor. Az da olsa, 1-2 gün de olsa okulları açmaya çalışıyoruz. Fakat bu süreç salgının çok yükseldiği bir devirde çok daha dikkatli ele alınmalı. Hakikaten o denli yapmaya da çaba ediyoruz.”

“Bizim ölçütümüz toplumsal medyada ne söylendiği olmamalı, bizim ölçütümüz bilimin ne söylediği olmalı”

Okulu açın ya da kapatın formunda binlerce ileti olduğunu tabir eden Bakan Selçuk, “Okulu açık tuttuğumuzda velilerimizin ne kadarı çocuklarını okula gönderiyorlar. Bizim ölçümüz bu. Yani biz toplumu dinliyoruz. Toplumun beklentisini anlamaya çalışıyoruz. Bu türlü baktığımızda şunu fark ediyoruz. Okullar açıldığında velilerimizin en az 4’te 3’ü çocuklarını okula gönderiyorlar. Biz bu denetimleri ele aldıkça, Bilim Konseyinin tekliflerini dinledikçe görüyoruz ki muhakkak devirlerde okulu açmanın riski daha değerli hale geliyor. Bunun için de şayet okulu kapatırsak ve toplumda niçin kapatıyorsunuz derler yahut okulu açarsak niçin açıyorsunuz derler. Emin olun dinliyoruz bunları ancak bizim ölçütümüz toplumsal medyada ne söylendiği olmamalı. Bizim ölçütümüz bilimin ne söylediği olmalı. Açıp kapatırken de buna nazaran bakıyoruz. Bazen karikatürler görüyorum. ‘Ziya hoca okulları açıp kapatıyor, açıp kapatıyor’ formunda. Bu alışılmış hoş bir şey ve bu karikatürleri gördükçe keyifli oluyorum. Zira halkımızla bir arada bir şey yapıyoruz” diye konuştu.